Avrupa’da Basın Var Ama Vicdanı Susturulmuş

2 gün önce 37

Bölüm 6:

Gazetecilik; yalnızca haber vermek değil, gerçekleri cesaretle söylemektir.

Ancak Avrupa’daki Türkiye kökenli medya, bu görevi çoktan terk etmiş durumda.

Avrupa’da yüzlerce Türkçe gazete, televizyon, dergi, radyo ve sosyal medya kanalı var. Yani bir sessizlik değil, bir yayın bolluğu söz konusu.

Ama asıl mesele şu:

Bu yayınlar neyi söylüyor, neyi gizliyor?

Türkiye’de her gün hukuk ayaklar altına alınırken, kadın cinayetleri artarken, basın özgürlüğü yok olurken;

bu yayın organlarının büyük çoğunluğu tek kelime etmiyor.

Muhafazakâr çizgide duran bu medya;

iktidarı eleştirmemeye, görmezden gelmeye, hatta övmeye programlanmış durumda.

Haber Var, Ama Gerçek Yok

Almanya, Hollanda, Belçika gibi ülkelerde Türkçe yayın yapan onlarca medya kuruluşu var.

Ama içeriğe baktığınızda:

• Türkiye’deki ekonomik kriz yok.

• Kadın cinayetleri yok.

• Yargı bağımsızlığı yok.

• Seçim hileleri yok.

• İstanbul Sözleşmesi’nden çıkışın sonuçları yok.

• Basın özgürlüğünün çöküşü yok.

Yani haber var, ama gerçek yok.

Haber var, ama vicdan yok.

Yayınlayan Çok, Sorgulayan Yok

Gazete çıkarıyorlar, TV programı yapıyorlar, sosyal medyada aktifler.

Ama tek bir kalem bile yok ki Erdoğan iktidarını açıkça eleştirsin.

Tek bir ekran bile yok ki Türkiye’deki faşizan gidişata karşı çıksın.

Çünkü bu medya, artık halk için değil; iktidar için yayın yapıyor.

Sessizlik Bir Tercih Değildir, Bir Tavırdır

Bu medya sessiz değil.

Sadece neyin konuşulacağına ve neyin asla konuşulmayacağına karar vermiş.

Türkiye’de olan biteni yazmıyor çünkü yazarsa reklam alamaz, dernekten dışlanır, konsolosluktan uzaklaştırılır.

Suskunluk, burada bir “basın etiği” değil, bir korku ve çıkar koalisyonunun sonucu.

Muhalif Olan, Dışlanır

Muhalif bir Türk gazeteci misiniz?

• Reklam bulamazsınız.

• Kamu kurumlarından ilan alamazsınız.

• Dernek etkinliklerine çağrılmazsınız.

• Camiye bile alınmazsınız.

Ama AKP’yi överseniz:

• Size mikrofon verilir.

• Size platform sağlanır.

• Hatta ödüller bile verilir.

Bu yapı, demokrasinin değil, propaganda rejiminin bir parçasıdır.

Sorumluluk Kime Ait?

Burada yaşayan her Türkiye kökenli insanın bir sorumluluğu var:

Doğru haberi aramak.

Yalana ortak olmamak.

Gerçeği susturanları alkışlamamak.

Basın, gerçeği konuşmadığında halk kandırılır.

Ve kandırılan halk, oyunu faşizme verir.

Unutma: Basın yalnız sustuğunda değil, susturulmuş gibi davrandığında da suçludur.

Avrupa’da mikrofon elinde olanlar konuşmuyorsa,

Kalem tutanlar yazmıyorsa,

O zaman biz konuşmalıyız.

Çünkü sustukça, gerçekler değil; yalanlar çoğalır.

 

Devam edecek

The post Avrupa’da Basın Var Ama Vicdanı Susturulmuş first appeared on Hollanda Haberleri.

Makalenin tamamını oku