Yapay Zekâ: İnsanlığa yardımcı mı, hâkim mi? yazısı ilk önce Ufuk Media üzerinde ortaya çıktı.
Yapay Zekâ: İnsanlığa yardımcı mı, hâkim mi?
Çoğu insan sabah uyandığında telefonun sesiyle güne başlıyor. Kahvaltıda yâda kahvesini içerken sosyal medyada karşına çıkan içerikler, tam da her kullanıcı için kendi ilgisini çeken şeyler görüntüleniyor. Sosyal medya kanalları kimin neye ilgi duyduğunu nerden biliyor. İnsanlık 1990’lı yıllardan bu yana teknoloji ile iç içe bir yaşam sürülmekte idi. Şimdi insanların hayatına yapay zekâ kavramı girdi.
HABER: Ahmet Dolunay – Teknoloji & Tasarım uzmanı
Pek çok iş sektöründe yapay zekâ belirleyici bir karar mekanizması olarak kullanılıyor. Bazı projelerin işlevselliği tamamen yapay zekâ tarafından sürdürülüyor (otonom araçlar gibi).
Peki, bu noktaya nasıl geldik ve bizi neler bekliyor?
Yapay zekâ (YZ) fikri ilk olarak 1950’li yıllarda ortaya atıldı. Alan Turing’in “Bir makine düşünebilir mi?” sorusu, bugün tüm teknolojik gelişmelerin temelini attı. 1956’da “Yapay Zekâ” terimi ilk kez bilimsel bir toplantıda telaffuz edildi.
1960’larda ELIZA adlı sohbet botu insanlarla konuşarak terapist gibi davrandı. İnsanlar bu basit programa bile duygusal bağ kurmaya başladı. Ancak teknolojik sınırlamalar ve abartılı beklentiler 1970’lerde bir duraklama dönemini (YZ kışı) beraberinde getirdi.
80’li ve 90’lı yıllarda bilgisayarların gelişmesiyle yapay zekâ yeniden canlandı. 1997’de IBM’in Deep Blue adlı süper bilgisayarı dünya satranç şampiyonu Garry Kasparov’u yendi. 2000’lerde ise Google ve Amazon gibi devler, büyük veriyi analiz ederek kullanıcıya özel içerikler sunmaya başladı.
Bugün: Yapay Zekâ Hayatın Her Yerinde
Asıl büyük sıçrama 2010 sonrası yaşandı. Derin öğrenme teknolojileri, insan beynini taklit eden yapay sinir ağlarıyla hayatımıza girdi. Özellikle ses, görüntü ve dil tanıma alanlarında çığır açıldı.
2022’de piyasaya çıkan ChatGPT gibi sohbet botları, doğal dilde akıcı konuşabiliyor, şiir yazıyor, kod yazabiliyor. DALL-E gibi araçlar sadece birkaç kelimeyle özgün sanat eserleri üretebiliyor. Günümüzde gelinen noktada kısa bir ses kaydından bir kişinin sesini aynen kopyalamak mümkün hale gelmiştir. Bu ses kaydı ile kişinin söylemediği sözleri ona yapay zekâ ile konuşturmak sıradan paylaşımlarda karşımıza çıkmaktadır. Bu teknolojiler, eğitimden sanata, sağlık hizmetlerinden müşteri ilişkilerine kadar birçok alanı yeniden şekillendiriyor.
Gelecek: Hangi Alanlar Değişecek?
Günlük hayatımızın her yönü yapay zekâdan etkilenecek gibi görünüyor.
İşte bazı örnekler:
Sağlık: Erken teşhis, kişisel tedavi planları, hatta yapay zekâ destekli cerrahi robotlar.
Eğitim: Kişiselleştirilmiş ders içerikleri, yapay öğretmen asistanları.
Ulaşım: Otonom araçlar, trafik akışını yöneten akıllı sistemler.
Tarım: Hava durumu tahmini, verim analizi, hastalık tespiti.
Ancak olumlu yönlerin yanında riskler de göz ardı edilmemeli: deepfake teknolojileri, veri güvenliği sorunları, algoritmik önyargılar ve etik ikilemler gibi kişisel ve kurumsal tehditlerde oluşmaktadır.
İnsanlığa Yardımcı mı, Hâkim mi?
Yapay zekânın geleceği, bizim onu nasıl kullandığımıza bağlı. Avrupa Birliği 2024’te yapay zekâya dair etik ve güvenlik temelli yasaları devreye soktu. Ancak Çin ve ABD gibi ülkelerin esnek politikaları, küresel bir dengeyi zorlaştırıyor.
En önemli soru şu: Yapay zekâ insanlığa ne yapacak değil, biz yapay zekâ ile ne yapacağız?
Bu teknoloji, insanın yaratıcılığını genişletebilir de, kontrolsüz bırakılırsa zarar da verebilir. Kendi sesimizi, yüzümüzü, hatta kimliğimizi taklit eden sistemlerle karşı karşıyayız. YZ, sadece bir araç değil, aynı zamanda bir ayna. Bilgi ve becerilerini olumlu yâda olumsuz kullanana insanları bize gösteriyor.
İnsanlık teknolojiyle birlikte gelişme ve değişmeye devam ediyor. Ama bu evrimde ipleri elden bırakmamak, etik değerleri göz ardı etmemek zorundayız. Yapay zekâyı anlamak, onu yönlendirmekle başlar. Bilinçli toplumlar, teknolojiyi sadece kullanan değil, yön veren olacaktır.
YASAL UYARI: Haberlerimizi izin almadan ve link vermeden kullananlar hakkında hukuki süreç başlatılacaktır. ©ufuk.nl UMG (Ufuk Media Grubu)