Araştırma: Hollanda'da göçmen kökenliler mahkeme sürecinde daha ağır cezalar alıyor

4 saat önce 17

Haberlerimizi İnstagram , TikTok ve Youtube hesaplarımızdan da takip edebilirsiniz. Hollanda Adalet Bakanlığı'na bağlı Bilimsel Araştırma ve Veri Merkezi (WODC) tarafından yayımlanan yeni bir rapor, göçmen kökenli bireylerin polis, savcılık ve mahkeme aşamalarını içeren yargı sürecinde daha ağır sonuçlarla karşılaştığını gösterdi. Araştırmaya göre, benzer koşullarda göçmen kökenlilerin hapis cezası alma oranı Hollanda kökenli şüphelilere kıyasla, çok daha yüksek. Araştırmaya göre, adalet sistemindeki işlemlerde şüpheliler bir huni misali, her kademede elene elene ilerliyor. Polis şüphelileri belirliyor, bunlardan bir kısmı savcılığa iletiliyor, bir kısmı mahkemeye çıkıyor. Son aşamada yalnızca bazılarına ceza veriliyor. Süreç ilerledikçe sistemde kalmaya devam eden göçmen kökenli bireylerin sayısı artıyor. Gençler ve yetişkinler farketmeksizin gözlenen bu eğilimde, göçmen kökenlilerin her aşamada daha yüksek oranda ceza aldığını da ortaya koyuyor. Raporda, özellikle mahkeme sürecinde verilen hapis cezalarının göçmen kökenliler aleyhine daha sık uygulandığına dikkat çekiliyor. Sonhaber'i takip etmek ve haberlerimizin doğrudan telefonunuza gelmesini sağlamak için buraya tıklayın. Göçmen kökenliler daha ağır ceza alıyor Araştırma, göçmen kökenli kişilerin eşdeğer suçlar işlediğinde bile Hollandalılara göre daha ağır cezalara çarptırıldığını ortaya koyuyor. Ayrıca, bu kişilerin daha sık bazı suçlarla ilişkilendirildiği ve daha fazla suç şüphesiyle karşılaştığı belirtiliyor. Sosyoekonomik dezavantajlar ve düşük eğitim düzeyi gibi etkenlerin de bu tabloyu etkilediği ifade ediliyor. Etnik ayrımcılık şüphesi Tüm bu etkenlere rağmen, aradaki farkın bir kısmı hâlâ açıklanamıyor. Araştırmacılara göre bu durum, polis, savcılık ve mahkeme süreçlerinde etnik kökene göre seçicilik (selectiviteit) olasılığını güçlendiriyor. Özellikle Karayip ve Fas kökenli yetişkinlerde bu eğilim daha belirgin görülüyor. Raporda bu durumun, yargı sürecinde bilinçli ya da bilinçsiz ayrımcılığı akla getirdiği, bunun da hukuk devletinin eşitlik ilkesine aykırı olduğu vurgulanıyor. Süreçte yaşanan küçük farkların zamanla birikerek daha büyük eşitsizliklere yol açtığına da dikkat çekiliyor. Sistem yanilenmeli Araştırmacılar, yargı sisteminde eşitsizliği belirlemek için “adalet eşitliği izleme sistemi” kurulmasını öneriyor. Ayrıca bazı davalarda hâkimin, sanığın adı ve fotoğrafı gibi bilgileri görmeden karar vermesi anlamına gelen “körlemesine yargılama” modelinin de test edilebileceği belirtiliyor. Raporda, hâkimlerin, dil yeterliliği ya da sabit bir ikamet adresi olup olmamasını dikkate aldığı ve bunun cezanın türünü etkileyen bir faktör olduğu belirtiliyor. Buna göre, eğitim seviyesi yüksek olan sanıkların duruşmalarda daha uygun davranışlar sergilediği ve bu durumun hakkında alınan kararı etkileyebildiği not düşülüyor. ©Sonhaber.eu
Makalenin tamamını oku