“ Utanmanın yitirildiği yerde başlar “
Yüzsüzlük, sadece bir kişilik zafiyeti değil, aynı zamanda toplumların çürümesine neden olan en sinsi hastalıklardan biridir. Bir insanın utanma duygusunu yitirmesi, onunla birlikte vicdanını da yitirmesi anlamına gelir. Bu durum artık sadece bireysel bir ahlak sorunu değil; aynı zamanda toplumsal bir güvenlik meselesidir.
Yüzsüzlük; utanmamak, sıkılmamak, yaptığı yanlışlardan dolayı en ufak bir mahcubiyet dahi hissetmemek demektir. Yüzsüz insan; çıkarı uğruna herkesi yarı yolda bırakabilir, kendine yapılan iyilikleri unutur, hak yemekten çekinmez.
Onlar, kendi çıkarı için her şeyi mubah sayan, sahtekârlığı karakter hâline getirmiş insanlardır.
Yüzsüzlüğün Belirtilerini şu şekilde sıralayabiliriz
• Yalan söylemeyi alışkanlık hâline getirmiştir.
• Hırsızlık ya da hak gaspı yaptığında bile pişmanlık duymaz.
• Suçüstü yakalansa bile “pişkinlik”le inkâr eder.
• Kendini haklı çıkarmak için her türlü manipülasyonu kullanır.
• Yaptığı yanlışları, başkalarını suçlayarak meşrulaştırmaya çalışır.
Yüzsüzlük, cezasızlıkla beslenir.
Toplumda adalet mekanizmaları zayıfladığında; utanmaz, arlanmaz tipler cesaret bulur. Bir kişi hırsızlık yapar, yakalanmaz. Bir başkası hak yer, ama ceza almaz.
Ve bu kokuşmuş düzen yüzsüzlüğü bulaşıcı bir hastalık gibi yayar.
Şu bir gerçek ki;
“Hırsızlık yaptıklarını biliyoruz,
Hırsızlık yaptıklarını biliyorlar,
Hırsızlık yaptıklarını bildiğimizi de biliyorlar,
Hırsızlık yaptıklarını bildiğimizi bildiklerini biliyoruz…
Ama hâlâ hırsızlık yapıyorlar.”
Bu döngü, yalnızca utanma duygusunun yitimiyle açıklanabilir.
Yüzsüzlük, suçun toplum nezdinde normalleşmesini sağlar.
Böylece insanlar artık “utanmazlığı” kabullenir; tepki vermeyi bırakır.
Yüzsüz İnsanlardan uzak durmak için yaşamımızda şunları ön planda tutmamız gerekir diye düşünüyorum;
1. Sınır koyun: Bu insanlarla mesafenizi belirleyin.
2. Delil toplayın: Yalan ve haksızlık karşısında somut durun.
3. Sessiz kalmayın: Toplumsal utancı diri tutmak için gerçekleri dile getirin.
4. İfşa edin: Yüzsüzlüğün görünür olması, utanmayı yeniden hatırlatır.
5. Kendi vicdanınızı koruyun: Onlar gibi olmamak için, onlara benzememek için kendinizi eğitin.
Yüzsüzlük, yalnızca kişisel bir arsızlık değil; toplumun ruhunu çürüten bir kanserdir.
Bu kanserle mücadele, utanmayı, vicdanı, adaleti ve hakkaniyeti hatırlamakla başlar.
Ve en önemlisi:
Yüzsüzlüğe karşı susmamak, en büyük erdemdir.
“Sahi, utanma duygusu buharlaşıp nereye gitti?
Sizce yüzsüzlüğün panzehiri nedir?”
Dostça selamlarımla
Kamil Kopuz
Kkopuz53@gmail.com
The post YÜZSÜZLÜK first appeared on Hollanda Haberleri.