Hollanda’dan Türkiye’ye Oy Vermek… Bir Zihin Muhasebesi

5 gün önce 2

Den Haag’da bir sabah kahvesini içerken haberlere göz atıyorsunuz.

 

Hollanda’da işler yolunda… Adalet işliyor, medya özgürce yazıyor, sokaklar güvenli. Peki ya Türkiye? Aynı anda, binlerce kilometre ötede, bir gazeteci yalnızca eleştirel bir tweet attığı için gözaltına alınıyor.

 

Bir kadın, korunamadığı için öldürülüyor. Bir genç, geleceğini yurt dışında arıyor. Ve siz, burada, özgür bir ülkede oy pusulasının başına geçerken eliniz titriyor. Neden mi? Çünkü o oy, yalnızca bir siyasi tercihi değil, aynı zamanda bir vicdan muhasebesini temsil ediyor.

 

Bugün Hollanda’da yaklaşık yarım milyon Türkiye kökenli insan yaşıyor. Bu ülkede iş kurduk, aile olduk, çocuk büyüttük. Devletin nasıl denetlendiğini, haklarımızı nasıl savunabileceğimizi yaşayarak öğrendik.

 

Özgürlüğü içselleştirdik. Bu kazanımlar, sadece yaşadığımız ülkenin değil, bizim de bilinçli tercihlerimizin sonucu. Ancak Türkiye’deki seçimlerde, bu değerlerle taban tabana zıt bir iktidara oy verildiğinde ortaya çıkan çelişki, sadece politik değil; aynı zamanda ahlaki bir sorundur.

 

Demokrasi Sandıktan Fazlasıdır

 

Türkiye, uzun yıllardır tek bir siyasi zihniyetin gölgesinde yönetiliyor. Bu sürecin sonunda ülke, demokratik standartlardan hızla uzaklaştı. İfade özgürlüğü baskılandı, yargı bağımsızlığını kaybetti, basın susturuldu.

 

Muhalif gazeteciler, akademisyenler, sanatçılar birer birer ya susturuldu ya da cezalandırıldı. Bu tablo, sadece siyasi bir tercihin değil; insan haklarına karşı sistematik bir ihlalin göstergesidir.

 

Kadın hakları deseniz, daha da karanlık. İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece yarısı çıkıldı. Her yıl yüzlerce kadın öldürülüyor, failler ellerini kollarını sallayarak geziyor. Kadının yaşam hakkı, artık bir siyasi ideolojiye kurban.

 

Gençlerin Ülkesi, Gençsiz Kalıyor

 

Bugün Türkiye’de gençlik, en büyük sermayesini—umutlarını—kaybediyor. En parlak beyinler göç ediyor.

 

Kalanlar ise sansür, torpil, liyakatsizlik ve baskının içinde sıkışıp kalıyor. Üniversiteler bilimin değil, biatin merkezi hâline getirildi. Eğitimin değeri düştü; eşitsizlik, yoksulluk ve öfke arttı.

 

Ekonomik Gerçekler: Adaletsizlikle Yoğrulmuş Bir Sistem

 

Asgari ücret, geçim değil sefalet sınırı. Emekliler, ömürlerini tükettikten sonra kuru ekmeğe mahkûm. Milyonlar açlıkla boğuşurken, bir avuç seçkinin vergi borçları siliniyor.

 

Ülkenin limanları, madenleri, fabrikaları bir bir satılıyor. Cumhuriyet’in ekonomik mirası, ihale dosyalarında buharlaşıyor.

 

Ve Biz Burada Ne Yapıyoruz?

 

Hollanda’da sosyal adalet var. Hukuk sistemi güçlü, medya bağımsız. Eğitim kaliteli, hükümet hesap verir. Biz burada, bu değerlerle yaşıyoruz. Hak aradığımızda sesimizi duyurabiliyoruz.

 

Seçim sandığı, bir formalite değil; gerçek bir değişimin aracı.

 

Bu koşullarda yaşayan bizlerin, Türkiye’deki seçimlere dair attığı her oy, sadece bir tercih değil; bir ahlaki beyandır. Kime oy verdiğimiz, neye inandığımızı, neyin yanında durduğumuzu gösterir.

 

Bu Sadece Bir Oy Değil, Bir Vicdan Testidir

 

Türkiye’de özgürlükleri budayan, hukuku araçsallaştıran bir yapıya oy vermek; orada yaşam mücadelesi veren milyonlarca insanın geleceğini karartmaktır. Bu, siyasi bir mesele olmaktan çok daha fazlasıdır. Bu, insanlık meselesidir.

 

Eğer burada adil yargıdan faydalanıyorsak, orada da adaletin egemen olmasını istemekle yükümlüyüz. Eğer burada özgür basın sayesinde gerçekleri öğrenebiliyorsak, Türkiye’de de aynı hakkı savunmak bizim sorumluluğumuzdur.

 

Eğer çocuklarımız burada eşit bir eğitim alıyorsa, Anadolu’nun dört bir yanındaki çocuklar için de aynı hakkı talep etmek zorundayız.

 

Sandıkta Kendimize Şu Soruyu Soracağız…
“Ben burada hangi haklarla yaşıyorum? Türkiye’deki insanlar neden bunlara sahip değil?”

 

Bu soru, oy pusulasındaki en zor ama en gerekli sorudur. Çünkü o oy, sadece Türkiye’nin değil; bizim karakterimizin, vicdanımızın ve insanlığımızın aynasıdır.

 

Dünyanın en güvenli limanlarında yaşarken, fırtınadakilere sırtımızı dönmeyelim. Sandığa giderken elimiz değil, vicdanımız titreşsin!

 

İstersen bu metni sosyal medya, web sitesi ya da bir köşe yazısı formatına uygun şekilde bölümlendirebilir veya kısaltabilirim.

The post Hollanda’dan Türkiye’ye Oy Vermek… Bir Zihin Muhasebesi first appeared on Hollanda Haberleri.

Makalenin tamamını oku