Hollanda’daki Türkiye Kökenli Vatandaşlara Açık Mektup 

2 gün önce 13

Değerli yurttaşlar,

Bugün sizlere, memleketimizin içinde bulunduğu vahim durumu ve bunun sorumluluğunu birlikte taşıdığımız gerçeğini hatırlatmak istiyorum. Hollanda’da yaşıyor, burada hukukun üstünlüğüne, özgür basına, liyakate ve sosyal adalete tanık oluyoruz. Ancak Türkiye’ye gelince, bunca hukuksuzluğu, yolsuzluğu, baskıyı ve çürümeyi nasıl görmezden gelebiliyoruz? Demokrasiye, özgürlüğe, insan haklarına inanan bireyler olarak, Türkiye’deki tek adam rejimine verilen desteği nasıl sürdürebiliyoruz?

 

22 yıldır Türkiye’yi yöneten iktidarın ülkeyi getirdiği nokta ortadadır: 

 

54 bin 780 insan çeşitli felaketlerde hayatını kaybetti. Depremde, maden göçüklerinde, yangınlarda… Ve hiçbir yetkili hesap vermedi.

 

Bilimsel akılcılığın yerini dogmatizm aldı, liyakat terk edildi. Akademik özgürlük yok edildi, eleştirel düşünce bastırıldı.

 

Basın özgürlüğü ve yargı bağımsızlığı ortadan kalktı. Muhalif gazeteciler, siyasetçiler ve aydınlar birer birer susturuluyor.

 

Kara Harp Okulu’ndan mezun dört teğmen, “Atatürk’ün askeriyiz” dedikleri için ordudan ihraç edildi. Onlara destek verenler de cezalandırıldı.

 

Son iki haftada 45 kişi siyasi görüşleri nedeniyle tutuklandı. Türkiye, giderek bir açık hava hapishanesine dönüşüyor.

Ve bizler, bunları sadece izlemekle mi yetineceğiz?

Türkiye’deki bu düzeni desteklemek, yaşanan tüm baskıların, adaletsizliklerin, hukuksuzlukların suç ortağı olmak değil midir? Zulme sessiz kalan, ona ortak olmaz mı?

Siyasi iktidarının yönetim dönemde kaç kadın katledildi 3185 can öldürüldü… faileri kocası, sevgilisi,  abisi ve babası tarafından katledildi. Bir bu kadarda olmayan adaletin tesbit edemediği faili meçhul öldürülen kadınlar mevcut.

Çocuk ölümleri hergün yaşanmakta fakat devlet Çocuk ölleri hakkında bilgi gizliyor.

 

 

Türkiye’nin bu karanlıktan çıkış yolu bellidir Demokrasi, hukukun üstünlüğü, ifade özgürlüğü, liyakat ve bilime dayalı yönetim. Bugün Hollanda’da yaşayıp bu değerleri bizzat tecrübe eden bizler, neden kendi ülkemizin de aynı standartlara ulaşmasını istemeyelim?

 

Bir damla su taşıyan o küçük kuş gibi de olsa, adaletin ve özgürlüğün yanında saf tutmak zorundayız. Kendi geleceğimiz, çocuklarımızın yarını ve ülkemizin selameti için…

 

Tarih, suskunları değil, direnenleri yazacaktır.

 

Vicdanınıza ve aklınıza kulak verin.

 

Hollanda’daki Demokrasiyi  yaşayan Türkiye Kökenli Vatandaşlar

Makalenin tamamını oku