Futbol, Marka Değeri ve Mertens 

2 ay önce 46

Bilenler bilir, ben biraz sıkıntılı bir futbol izleyicisiyim. Hatta son dönemde izleyemeyenlerdenim. Ama yine de haftanın sonuçlarına göz atmadan edemiyorum. Bu hafta da maç sonuçlarına bakarken Galatasaray – Adana Demirspor maçının yarıda kaldığını öğrendim. Detaylara ister istemez göz attım ama ne olduğunu anlamak zaman aldı. Suçlamalar havada uçuşuyor: “Galatasaray’a operasyon yapılıyor”, “Bu bir kurgu” gibi iddialar ortalıkta dolaşıyor.

 

Ben matematik insanıyım. Olayları sadeleştirmekten yanayım. Önümüzü açacak temel soru şu: Olay nasıl oldu?

 

Galatasaraylı Dries Mertens kendini yere atıyor. Hakem bunu görüyor ama görmüyor! VAR’daki hakem de müdahale etmeyince olanlar oluyor. Sonrasında ise herkes birbirini suçlamaya başlıyor.

 

Bu manzara aslında Türkiye’nin tipik bir tablosu. Tartışmalarda sonuca ve çözüme odaklanmak yerine, karşı tarafı suçlamak esas refleks haline gelmiş durumda. “Ama siz de zamanında şunu yapmıştınız” demek, asıl meseleyi tartışmaktan daha önemli hale geliyor. Halbuki herkes, hakemi aldatmaya çalışan oyuncuyu açıkça kınasa, kulüplerimiz “Biz emek hırsızlığına tenezzül etmeyiz” diyebilse, bu tür tartışmalar kökünden biter.

 

Siyasette de benzer bir durum söz konusu. Kişiler, partiler ya da gruplar üzerinden değil de doğrudan “doğrunun” yanında durabilsek, işte o zaman toplumsal barış ve huzur gelir. Ne yazık ki, şu an için her alanda “benim adamım” savunuculuğu yapılıyor. Oysa doğrular kişilere göre değişmez.

 

Futbol, marka değeri denilen kavramı sadece ekonomik bir olgu olarak ele alamaz. Adaletin, centilmenliğin ve etik değerlerin olmadığı bir yerde, marka değeri de sadece bir illüzyondan ibaret olur. Sadece takımlar değil, yöneticiler, hakemler ve taraftarlar da bu sorumluluğun bilincinde olmalı. Futbol sahasında dürüstlüğü savunamazsak, günlük hayatımızda ya da siyasette nasıl savunacağız?

 

Günün sonunda mesele çok basit: Kim olursa olsun, kim yaparsa yapsın, yanlış yanlıştır. Bir gün bu kültürü oturtabilirsek, işte o zaman kazanan sadece futbol değil, bütün toplum olacak.

Makalenin tamamını oku