Alzheimer’a karşı bulmaca mı, sudoku mu? Bakın bilimsel cevap hangisi?

4 saat önce 6

Beyni Alzheimer’dan korumak için bulmaca çözmenin yararlı olduğu düşüncesinin bilimsel bir kanıttan çok, yerleşmiş bir beklenti olduğunu kaydeden  Prof. Dr. A. Oğuz Tanrıdağ, beyni zinde tutmak isteyenler için eski bilgileri tekrarlamak yerine, beyni yeni yollar düşünmeye, problem çözmeye ve mantık yürütmeye zorlayan aktivitelerin tercih edilmesi gerektiğini savunuyor.

relaxation 2040676 1280

PROF. DR. OĞUZ TANRIDAĞ, BULMACA TAVSİYESİNİ ONAYLAMIYOR

Alzheimer hastalığının artan yaygınlığı, korunma yöntemlerine olan ilgiyi de beraberinde getiriyor. Bu yöntemler arasında en popüler olanı ise ‘beyni aktif tutmak için bulmaca çözmek’.  Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. A. Oğuz Tanrıdağ, bu yaygın kanının hastalığın doğasıyla örtüşmediğini, hatta hastalar için zorlayıcı olabileceğini ifade etti.

ALZHEİMER’E KARŞI NEDEN BULMACA DEĞİL DE SUDOKU?

Prof. Dr. Tanrıdağ, Alzheimer’ın, öncelikle yeni bilgileri öğrenme ve yakın dönem hafızasını (yakın bellek) hedef alan ilerleyici bir bunama (demans) türü olduğunu dile getirerek, “Hastalar genellikle 40 yıl önceki bir anıyı veya bir sanatçının ismini hatırlarken, bir gün önce ne yediğini veya yeni tanıştığı birinin ismini unutur. Bulmacalar ise büyük ölçüde yıllar önce öğrenilmiş, eski hafızada depolanan bilgileri geri çağırmaya dayanır. Bulmaca çözme sırasında genellikle eski bilgiler sınanır. Alzheimer’daki esas problem eski hafızayla ilgili değildir, zaten hastaların çoğunda bu bellek korunmuştur. Asıl sorun, yakın dönemde öğrenilenlerin etkilenmiş olmasıdır.” diye konuştu.

Yeni bilgileri hatırlamakta zaten zorlanan bir hastayı sürekli bulmaca çözmeye zorlamanın kişide sıkıntı, başarısızlık hissi ve hatta depresyona yol açabildiğini kaydeden Prof. Dr. Tanrıdağ bu noktada, hafızadan çok mantıksal çıkarımı hedef alan Sudoku’yu işaret etti.

Sudokunun bulmaca çözmekten farklı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Tanrıdağ, “Sudoku sırasında kişiler kendilerine verilen ihtimallerden mantıksal çıkarsamalar yapmak zorundadır. Yani sudoku boşu boşuna bellek zorlaması gibi bir çabayı değil, beynin ihtimaller üzerinde işlem yapmasını gerektirir ve her aşamada çıkarsama değişir. Sudoku sırasında devreye giren bellek değil dikkat ve karar vermedir.”

İŞTE BİLİMSEL VERİLERE GÖRE SUDOKU’NUN BULMACA’DAN FARKLI YARARI

Prof. Dr. Tanrıdağ, Sudoku’nun farkını ise şöyle açıkladı:

“Belleği değil, mantığı zorlar. Sudoku sırasında kişiler kendilerine verilen ihtimallerden mantıksal çıkarsamalar yapmak zorundadır. Dikkat ve karar vermeyi gerektirir. Sudoku boşu boşuna bellek zorlaması gibi bir çabayı değil, beynin ihtimaller üzerinde işlem yapmasını gerektirir ve her aşamada çıkarsama değişir. Aktif işlem yaptırır. Sudoku sırasında devreye giren bellek değil, dikkat ve karar vermedir.”

Prof. Dr. Tanrıdağ, Alzheimer’ın genetik ve biyolojik gerçeklerin başrolü oynadığı bir hastalık olduğunu unutmamak gerektiğini ifade ederek, beyinde ‘amiloid plakları’ ve ‘tau iğcikleri’ adı verilen anormal protein birikimleriyle karakterize olan bu hücre ölümü sürecinin, iyi niyetli zihinsel gayretlerle önlenmesi veya geri çevrilmesinin mantıken mümkün olmadığını belirtti.

Makalenin tamamını oku